Psikolojik sorunların aşılmasında konuşmak ve paylaşmak çok önemlidir. Yakın bir arkadaşınızla, ailenizden biriyle, komşunuzla veya uzman bir danışmanla olsun konuşmanın önemi çok büyüktür. Konuşmak, gerginliği içeride tutmak yerine serbest bırakmanızı sağlar. İnsanlarla bağlantı kurmanıza, sosyal ilişkilerinizi güçlendirmenize katkıda bulunur.

  Birçok insan kendilerini rahatsız eden konuları yakınlarıyla konuşamayabilir. Bir danışmanla konuşarak çözebilir. Bazen bir yabancıyla konuşmak çok daha kolaydır. Aile bireylerine veya yakın arkadaşlara anlatmakta zorlanılan konular uzman bir hekime veya uzman terapiste çok daha kolay bir şekilde anlatılabilir. Terapiler duygusal problemleri olan zor bir dönemden geçen ve kendi başlarına bu sorunların üstesinden gelemeyen herkese faydalı olabilir. Yaşlı, genç, çocuk, kadın, erkek, cinsel kimliğiniz, siyasi görüşünüz fark etmez. Bazı durumlarda birçok kişi için ilaçlı tedavilerden çok daha iyi sonuçlar verebilir.

Günümüze kadar gelen yüzlerce çeşit psikoterapi yöntemi vardır. Ben bunları evimizdeki alet çantasına benzetiyorum. Uygun olan yerde, uygun olanı seçip kullanmayı seviyorum. Birbirinin yerine geçebilecek birçok terapi yönteminden mutlaka birisi size hitap edecektir. Önemli olan terapistle danışan arasındaki güven ilişkisinin oluşması ve karşılıklı iş birliğinin sağlanmasıdır. Uzman hekim veya terapistin en önemli özelliği önyargısız olması ve sorunların çözülmesinde kişiyi hiçbir şekilde yargılamadan, kişinin ihtiyaçlarına duyarlı olarak yardımcı olmaya çalışmasıdır.

  Terapistler genellikle birebir görüşmeler yapmalarına rağmen evlilik terapileri, bazı cinsel terapiler çoğunlukla çift görüşmeleri gerektirir. Terapistler grup tedavisi yöntemi ile birçok hastayı, hasta yakınını veya ortak payda da buluşan sorunları olan kişileri bir araya getirerek de terapi yapabilirler. İçinizde tuttuğunuz, biriktirdiğiniz olumlu ya da olumsuz duygu ve düşünceler yaşam kalitenizi olumsuz etkilemenin yanı sıra kaygı bozukluğu, depresyon, somatoform bozukluk yani kronik ağrılar, kalp çarpıntıları, mide barsak rahatsızlıkları gibi bedensel belirtilere yol açabilir ve kronik ruhsal sıkıntılara dönüşebilirler. Bu nedenle güven duyduğunuz bir psikiyatri uzmanı ya da uzman bir terapistle iletişime geçmek sizin için faydalı olacaktır.

  Ayrıca, bazı insanlar meslekleri, konumları, toplumsal önyargılardan çekinceleri nedeniyle duygusal sorunlarını paylaşmaktan çekinebilir. Toplumun bireyler üzerinde oluşturduğu sosyal beklentiler veya statüleri nedeniyle bu konuda sessiz kalmayı tercih ederler. Ancak, terapilerin gizliliği ve güvenilirliği, herkesin kendini rahatça ifade etmesine ve iç dünyasını keşfetmesine olanak tanır. Bu seanslar, tamamen mahremiyet içinde gerçekleşir ve danışanların duygusal deneyimlerini özgürce paylaşabilecekleri bir ortam sunar. Psikiyatristler ve terapistler, bu güvenilir ortamı oluşturarak kişilerin ruh sağlığına destek olurlar ve kişisel gelişimlerine rehberlik ederler.

  Sonuç olarak, ruh sağlığı sorunlarıyla başa çıkmak, içsel duyguları ifade etmek ve yaşadığınız zorlukları paylaşmakla başlar. Psikiyatristler ve terapistler, bu yolculuğunuzda size yardımcı olacak uzmanlardır ve seanslarının mahremiyeti ve güvenilirliği, herkesin duygusal iyilik halini desteklemek için önemli bir rol oynar.

Konuşamamak

  Sır saklamak zorunda kalmak veya olumsuz bir deneyimi kimseye anlatamamak birçok olumsuz sonuca yol açabilir:

1. Duygusal Yük: Sır saklamak, kişinin duygusal bir yük taşımasına neden olabilir. Bu, içsel stres, kaygı ve hatta depresyon gibi duygusal sorunlara yol açabilir. Duygusal olarak yüksek gerilim altında olmak, genel yaşam kalitesini düşürebilir.
2. İletişim Sorunları: Sırlar, insanlar arasındaki iletişimi engelleyebilir. Başkalarına açılmamak, ilişkilerin derinleşmesini ve güçlenmesini zorlaştırabilir. İnsanlar arasında güvenin sürdürülmesi zorlaşabilir.
3. Fiziksel Sağlık Sorunları: Uzun vadeli stres ve kaygı, fiziksel sağlık sorunlarına yol açabilir. Yüksek tansiyon, baş ağrıları ve uyku bozuklukları gibi fiziksel semptomlar ortaya çıkabilir.
4. Duygusal Bastırma: Sırları saklamak, kişinin duygusal deneyimlerini bastırmasına neden olabilir. Bu, duygusal gelişimi engelleyebilir ve olumsuz duyguların daha da derinleşmesine yol açabilir.
5. Sosyal İzolasyon: Sırlarını paylaşamayan insanlar, sosyal izolasyon riski altında olabilirler. Kendilerini yalnız hissedebilirler çünkü başkalarıyla gerçek bağlantı kurma fırsatı kaçırabilirler.
6. Çözüm Bulamamak: Sorunları veya zorlukları kimseye anlatamamak, bu sorunların çözümünü zorlaştırabilir. İçinde bulunulan durumu dışarıdan bir bakış açısıyla değerlendirememek, sorunların büyümesine neden olabilir.

7. Olumsuz Kendi Algısı: Sırları saklamak, kişinin kendine olan saygısını olumsuz etkileyebilir. Bu durum, kişinin kendini eksik veya değersiz hissetmesine yol açabilir.

  Bu nedenle, olumsuz deneyimleri veya duygusal yükleri kimseye anlatamamak, psikolojik ve duygusal sağlığa zarar verebilir. Profesyonel bir danışman veya terapistten yardım almak, bu tür sorunları ele almak ve sağlıklı bir şekilde paylaşmak için önemli bir adım olabilir.